A takıma çıkmak istiyorum. İyi bir basketbolcu olmak istiyorum. Çoğu
basketbolcu adayı bu hedeflerle yola çıkar ve bu hedefler doğrultusunda
çalışır. Bu hedeflere giden yolda önemli bir özelliktir yılmamak ve bu
süreçte hep işinize yarayacaktır.
Hedefinizde ilerlerken birçok zorluk ile karşılaşacaksınız. İçsel ve
dışsal motivasyonunuz iniş ve çıkışlar gösterecek, pes etme noktasına
geleceksiniz.
Peki, vazgeçecek misiniz? Hayır eminim yüksek bir
çoğunluğunuz vazgeçmeyecek, yılmayacaksınız.Bir antrenmanda,
güvendiğiniz, sevdiğiniz ve her şeyiyle inandığınız antrenörünüzün "aferin aslanım iyi idmandı" demesi sizi mutlu edecek, ertesi idmana daha
istekli geleceksiniz.
Top yerde kontrolsüz bir şekilde yuvarlanırken, o
topa atlamayı öğreneceksiniz ve o topun bir maç kurtardığını yaşayarak
görünce, her topun önemini anlayacaksınız.
Ailenizden fazla takım
arkadaşlarınızı göreceksiniz ve dostluk nedir onu öğreneceksiniz, takım
arkadaşına güvenmeyi öğreneceksiniz.Bir arkadaşınız hata yaptığında
bütün takım ceza yediğince, yaptığınızın takım sporu olduğunu ve her
hareketinizin takımı bağladığını öğreneceksiniz.
Yaşınız ilerlediğinde
biri size yaz tatili dediğinde, sizde ona hayırdır o nasıl bir şey diye
tebessümle cevap vereceksiniz.Terleyeceksiniz ve bunun formayı
giyebilmek için, o terin ne kadar önemli olduğunu anlayacaksınız.İlk
maçınıza büyük ihtimalle kimse gelsin istemeyeceksiniz. Maçtan önce
aynaya bakınca sanki rengim biraz sarardı mı? diye soracaksınız, mideniz
biraz ağrıyacak, elleriniz terleyecek ve yaşınız ilerledikçe bu
hislerin sizi terk etmemesini isteyeceksiniz.
Zaman ilerleyince bu sefer
tam tersi ailenizin maçlarınıza gelmesini, sizi izlemesini ve sizinle
gurur duymasını isteyeceksiniz ki, eminim onlar sizinle zaten her zaman
gurur duyuyor olacaklar.
Turnuvalara, Türkiye şampiyonalarına
gideceksiniz. Kendinizi özel hissedip, rekabeti göreceksiniz.
Basketbolun her yerde farklı bir tarzda oynanıldığını o sahada yaşayarak
öğreneceksiniz.
Maç kazanınca maçı takımın kazandığını öğreneceksiniz,
siz 30 sayı atabilirsiniz ama takım arkadaşlarınızdan biri rakibin en
skorer oyuncusunu durdurmuş, diğerleri ribaund yükünü çekmiş, hiç
oynamayan bir arkadaşınızın maç sonunda alkışlamaktan elleri kızarmış,
sizi desteklemekten sesi kısılmış olacak ve hepiniz aynı soyunma odasına
gireceksiniz. O odada ki manzarada sizinde payınız olduğu için,
kendinizle gurur duyacaksınız.Kendinize güveniniz artacak, omuzlarınız
dik yürüyeceksiniz, çünkü siz basketbolcusunuz. Turnuvada oda
arkadaşınız olacak, onunla turnuva boyunca aynı havayı teneffüs
edeceksiniz. Akşamları odanıza çikolata, süt buna benzer şeyler alıp
onunla paylaşmayı öğreneceksiniz. O sizin sırdaşınız olacak, sizde
onun.
Ailenizi arayacaksınız ve "anne otele yerleştik, burası çok güzel,
öğlen idman var, beni merak etmeyin" diyeceksiniz. Aynı zamanda hemen
maç oynayıp, onlarla başarınızı paylaşmak isteyeceksiniz.
Belki hiç
beklenmedik bir zamanda sakatlanacaksınız, o maçta oynamamak sizi çok
üzecek, hatta sakat sakat oynamayı göze alacaksınız. Bununla beraber
sizin yerinize oynayacak arkadaşınıza güveneceksiniz.
Hayatınızın bir
bölümü okul ve idman arasında gidip gelecek, bu sizi yıldırmayacak ve
sıkmayacak, çünkü sahaya çıkıp basketbol oynamak isteyeceksiniz.
Orçun YİĞİT
Alıntıdır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder